Prof. Dr. Adem Apak: ‘Müslümanlar İsrail’e karşı tek beden olmalı’

Prof. Dr. Adem Apak: “Müslümanlar İsrail’e karşı tek beden olmalı”

“Müslümanlar tek bir beden olursa, Kudüs tekrar Müslümanların hakimiyetinde olacak”

Başkan Aktaş: “Devletimiz gerekli diplomatik görüşmeleri sürdürüyor”

BURSA – Bursa‘da “Kudüs ve Biz” temalı panel gerçekleştirildi. Panel öncesi İsrail-Filistin savaşı hakkında konuşan Prof. Dr. Adem Apak, “Müslümanlar tek bir beden olursa, Kudüs tekrar Müslümanların hakimiyetinde olacak” dedi.

Bursa Büyükşehir Belediyesi Tayyare Kültür Merkezi’nde “Kudüs ve Biz” temalı panel gerçekleştirdi. Panele konuşmacı olarak Prof. Dr. Adem Apak, Prof. Dr. Muhammed Tarakçı, Dr. Erkan Aydın ve Ortadoğu Araştırmacısı Ahmet Faruk Asa katıldı. Panel öncesi basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Adem Apak, Filistin’in en huzurlu yaşadığı devrin Müslümanların hakimiyetinde olduğu devir olduğunu belirterek, tüm Müslümanların birbirleri ile ortalarındaki çatışmaları kaldırıp tek beden halinde hareket etmesi gerektiğinin altını çizdi. Panelin açılış konuşmasını yapan Bursa Büyükşehir Belediye Lideri Alinur Aktaş ise Türkiye’nin gerekli diplomatik adımları attığını belirterek, “İlerideki günlerde bunların karşılığını daima birlikte göreceğiz” dedi.

“Müslümanlar tek bir beden olursa, Kudüs tekrar Müslümanların hakimiyetinde olacak”

Bölgenin en huzurlu devrini Müslümanların hakimiyetinde geçirdiğini belirten Prof. Dr. Adem Apak, “Kudüs’ün tarihine baktığımızda, ne vakit Müslümanlar kendi ortalarında bölgesel, mezhebe dayalı yahut siyasi sebeplerle parçalanmışlık yaşadılarsa bu coğrafya huzur ve inancını kaybetmiştir. Gerçekten 1099 yılında Haçlı Seferleri gerçekleştirildiğinde, İslam dünyası tam bir parçalanmışlık içerisindeydi. Bu sebeple bundan istifade eden Haçlılar Anadolu’yu bir baştan bir başa işgal etmek suretiyle Urfa’da, Antakya’da ve Kudüs’te haçlı devletleri kurabildiler. Bu onların gücü ile alakalı bir şey değil, Müslümanların parçalanmasıyla alakalı bir durum. Lakin 88 yıl sonra, 1187 yılında Selahaddin Eyyubi’nin uzun uğraşları evvel Müslümanları birleştirdi, ortak bir güç haline getirdi ve daha sonra Kudüs’ün Müslümanlar tarafından fethedilmesini temin etti. Tarihe baktığımızda gerek Müslümanların gerekse öteki din mensuplarının bu coğrafyada huzur ve sükun içerisinde yaşadıkları devir yalnızca Müslümanların hakim olduğu birlik ve bütün olduğu periyottur. O nedenle Müslümanlar şu yahut bu münasebetle ortalarındaki çatışmaları ortadan kaldırarak tek bir beden halinde hareket ederlerse Kudüs tekrar Müslümanların hakimiyetinde olacak ve tekrar huzur ve sükunun merkezi olacaktır” halinde konuştu.

“Devletimiz gerekli diplomatik görüşmeleri sürdürüyor”

Türkiye’nin gerekli diplomatik adımları attığını söyleyen Bursa Büyükşehir Belediye Lideri Ali Işık Aktaş ise, “Ben bu bir iki haftalık süreçte öğrencilerle buluştum. Farklı vatandaş kümeleri ile bir ortaya geldim. Sunumumun sonunda mevzu Filistin değildi lakin girizgahta daima Filistin ile alakalı kanaatlerimi söyledim. ‘İsrail katildir, lanetliyorum’ dedim. Ardından kelam alan kardeşlerimiz oldu. Kimisi ‘kınamakla artık yetinmeyelim, niçin biz Filistin’e girmiyoruz’ dedi. Kimi kardeşlerimiz de üzülerek söylüyorum, ‘bize ne Filistin’den’ dedi. Bilhassa genç kesimde çok önemli bu kanaatte olan insan gördüm. Sivil toplum kurum ve kuruluşlarımız bu hassasiyeti ortaya koymak ismine sağ olsunlar farklı etkinlikler yapıyorlar. Bu bazen bir sabah namazı buluşması, bazen de bir protesto gösterisi oluyor. İşte onlardan bir adedini bu akşam burada gerçekleştiriyoruz. Dün akşam Filistinli kardeşlerimizin derneği var, ben de oradaydım. 60’lı yaşlarında bir kardeşimiz vardı. Ailesinden 18 kişi öldürülmüş. Kimilerinin Türkçeleri de var fakat sıkıntılarını daha güzel anlatabilmek için Arapça konuşuyorlar. 5-6 kardeşimiz kelam aldı. Özetle hepsinin söylediği şey ‘Biz Müslüman ülkelerin hiçbirinden rastgele bir şey beklemiyoruz. Yalnızca ve yalnızca bu noktada Türkiye’nin yanlışsız adımlar atacağına inanıyoruz ve artık ne yapılması gerekiyorsa Cumhurbaşkanımız yapsın’ üzere bir fikir içerisindeler. Şundan emin olabilirsiniz, devletimiz gerekli diplomatik görüşmeleri sürdürüyor. Kimse bunu ne kadar hissediyoruz, ne kadar yaşıyoruz diye düşünmesin. İlerideki günlerde bunların karşılığını daima birlikte göreceğiz” dedi.