Kapsamlı The Forest rehberi: The Forest Nasıl Oynanır?

Endnight Games tarafından geliştirilen, hayatta kalma korku tipinin en düzgünlerinden olan The Forest; tipinin piyasada bulunan başka oyunlarından hayli farklı. Karakterinizin içinde bulunduğu uçağın bir adaya düşmesinin akabinde adadan kurtulma uğraşını husus alan The Forest, o denli istediğiniz üzere elinizi kolunuzu sallaya sallaya etrafta dolaşıp karşınıza çıkan her düşmana bulaşabileceğiniz bir oyun değil; zira bu müsabakadan sağ çıkmanız çoğunlukla imkansızdır. Uzun lafın kısası, The Forest saç baş yoldurtacak cinsten sıkıntı bir oyun ve şayet hayatta kalmak istiyorsanız oyunu kurallarına göre oynamak zorundasınız.

Bu yazımızda The Forest severler için oyunda hayatta kalmayı kolaylaştıracak basit birkaç kuralı ve ipucuyu 4 ana başlık altından derledik. Bu 4 ana başlık ise şu formda:

• Genel ipuçları
• Fiziksel çaba
• Yaşam alanı oluşturmak
• Envanter

Genel ipuçları

İpucu #1: Oyunun birinci saatlerinde düşmanlara saldırmayın

Bir düşmanı yok etmek size tooth ve effigy dışında bir şey kazandırmadığı üzere bir de üstüne kardeşlerine ne olduğunu merak eden daha fazla yerli kümesinin gelmesine sebep olur. Düşmanlarla müsabakanız durumunda kendinizi fark ettirmeden geçip gitmelerini beklemenin, uzun vadede daha yeterli sonuçları olacaktır.

İpucu #2: Adada, bilhassa de ormanda dolanırken gözlerinizi dört açın

Düşmanlar her yerden -ağaçların zirvesinden ya da havadan- üzerinize atlayabildiği için ekstra dikkatli olmanız gerekli. Oyunun gizlenme mekanikleri epey âlâ çalışıyor; yani gereğince âlâ saklandığınız taktirde bir düşman tarafından fark edilmeniz imkansız.

İpucu #3: Etrafınızın inançlı olup olmadığından emin değilseniz daima çömelerek hareket edin

Böylece daha az gürültü yaparsınız ve düşmanın yalnızca birkaç metre uzağından geçiyor olsanız bile fark edilmezsiniz. Nasıl yapılacağını öğrenmek için kılavuzdan yararlanabilirsiniz.

İpucu #4: Öteki bir seçeneğiniz kalmadığı yahut zorlanmadığınız sürece, güneş battıktan sonra katiyen kamp alanınızı terk etmeyin

Bunun birkaç nedeni var. Birinci olarak, geceleri daha fazla düşman vardır. İkincisi, karanlık olduğu için hareket etmekte zorlanırsınız. Üçüncüsü ise, el lambası ya da öteki rastgele bir ışık kaynağı çıkarmanız durumunda bu düşmanların sizi rahatça görmelerine neden olur.

İpucu #5: Karakterinizin fizyolojik gereksinimlerine dikkat edin

Eğer gücünüz azsa karakterinizi besleyin; aksi taktirde kendisini savunamaz ya da kaçamazsınız. Şayet açsa tekrar besleyin zira açlık doğal olarak vefata yol açar. Enfeksiyona yol açacağı için elinize bulaşan kanı ve hipotermiyi görmezden gelmeyin; bunların olması durumunda karakterinizi gücü düşer ve savaşamazsınız.

İpucu #6: Kanı temizlemek için ırmağa atlayın

Kan enfeksiyona sebep olur, bu yüzden de kandan kurtulmanız gerekir. Kanı temizlemek için nehre atlamanız kâfi olacağı gibi yağmur da bir öteki seçenektir.

İpucu #7: Karakteriniz ıslanmışsa derhal bir sığınak bulun

Diyelim ki yağmura yakalandınız ve ıslandınız. Karakterinizin hipotermiden muzdarip olduğuna dair bir ileti alırsınız. Derhal çatısı olan rastgele bir sığınak bulmanız ve kamp ateşi üzere bir ısı kaynağına yakın olmanız durumunda karakteriniz çabucak güzelleşecektir.

İpucu #8: Devriyelerin şiddeti ve sıklığı, mağlup edilen düşmanlara nazaran arttığı için düşmanla çarpışmaktan olabildiğince kaçının

Siz düşmanlara saldırdıkça kümelerin sayısı artar ve yerliler güçlenir. Bu yüzden de düşmanlarla çatışmaya girmekten kaçınmak en yeterlisi olacaktır.

İpucu #9: Şayet bir yerli kümesini alt ettiyseniz, onları modüllerine ayırın ve bu kesimleri toplayın

Öldürdüğünüz yerlileri kesimlerine ayırıp bu kesimleri düşmanlarınızı korkutacak korkuluklar inşa etmek için kullanabilirsiniz.

İpucu #10: Bir yerliyle savaşırken etrafa tooth (diş) bırakıp bırakmadığını denetim edin

Tooth bulmanız durumunda bunu elinizdeki eşyaları güncellemek ve yükseltmek için kullanabilirsiniz.

İpucu #11: Adımlarınıza dikkat edin

Hızlı seyahat esnasında kayalıklardan düşebilirsiniz ki bu da ya canınızın büyük bir kısmına ya da direkt canınıza mal olacaktır.

İpucu #12: Olabildiğince süratli bir formda bir zırh inşa edin

Bir zırh oluşturmak için gereksiniminiz olan kaynakları kertenkele ve timsahları öldürerek elde edebilirsiniz. Gerekli kaynakları sağladıktan sonra derilerini yüzerek giyebilir yahut daha düzgün bir zırh oluşturmak için kullanabilirsiniz.

Fiziksel çaba

İpucu #1: Bir düşman kümesine saldırıp saldırmayacağınızı güzelce düşünün

Bazen kaçmak en uygun seçeneğinizdir. Ormanda yerlilerin bloklandığı alanları kullanarak kaçabilir, bunun yetersiz kaldığı durumlarda ise suya atlayıp izinizi kaybettirebilirsiniz.

İpucu #2: Düşmanın devriye gezdiği alanlarda akına geçmek yerine çömelerek bir şeylerin gerisine saklanın

Bazı düşmanlar çok süratli bir formda hareket ederler ve gidip daha fazla düşman çağırabilirler. Bu yüzden direkt bir çarpışmaya girmek yerine çömelerek tehlikeden uzaklaşmanız sizin için çok daha inançlı olacaktır.

İpucu #3: Siz düşmanı görmeseniz bile düşman sizi görebilir

Bu üzere durumları düşmanların bağrışmasından ya da müziğin değişmesinden anlayabilirsiniz. Bu yaşandığında etrafınıza bakınıp düşmanların nerede olduğunu belirleyin ki sizi şaşırtıp gafil avlayamasınlar.

İpucu #4: Düşmanlar göründüklerinden çok daha güçlüdür

Sıradan bir yerliden gelecek olan birkaç atakla karakterinizin işi bitebilir. Vakitle daha düzgün bir zırh ve savunmanız olacak; lakin oyunun birinci birkaç saati sizi epey bir zorlayabilir.

İpucu #5: Hücumları bloke edebilirsiniz

Basit bir baltanız dahi olsa düşmanlardan gelen birçok saldırıyı engelleyip hasar görmekten kaçınabilirsiniz.

İpucu #6: En güç düşmanları en sona saklayın

Eğer birkaç yerli ve bir mutanttan oluşan bir kümenin saldırısına uğradıysanız, birinci evvel yerlileri halledip mutantı en sona bırakmanız durumunda işiniz çok daha kolay olacaktır.

İpucu #7: Başlangıç baltasındansa daha yeterli bir silah yapmak için çabalayın

Böyle yapmanız durumunda fizikî uğraş çok daha kolaylaşacaktır; lakin unutmayınız ki her silah, her düşman karşısında etkili değildir. Bu yüzden ekipmanınızı içinde bulunduğunuz duruma nazaran özelleştirmelisiniz.

Yaşam alanı oluşturmak

İpucu #1: Saklanma alanınız olacak olan üssünüz için âlâ bir lokasyon seçin

Saklanma alanınızı ormanın ortasına inşa etmek taş, çubuk ve odun üzere kaynaklara ulaşımınızı kolaylaştırır; fakat düşmanların yaklaştığını önceden fark etmenizi de pürüzler. Saklanacağınız yeri ormandan uzakta inşa etmekse büyümenizi ve keşfinizi zorlaştırır. Bütün artı ve eksileri değerlendirip size uyan seçeneği seçmelisiniz.

İpucu #2: Yeryüzü formlarını lehinize kullanın

Üssünüzü sadece tek bir yönden ulaşımı olan bir uçurumun sonuna inşa etmek kaçmanızı zorlaştırabilir; lakin yalnızca tek bir istikamete tuzaklar yerleştirmeniz gerekeceği için savunmanızı da kolaylaştıracaktır.

İpucu #3: Topladığınız kaynakları üssünüzün dışta kalan kısmında stoklamayın

Bu, üssünüzüz bir mutant ya da yerliler tarafından atağa uğraması durumunda kaynaklarınızın ziyan görmesini engelleyecektir.

İpucu #4: Mümkünse üssünüzü bir duvarla çevreleyin

Bunu yapmak sizi bayağı bir uğraştıracaktır; lakin üssünüzün etrafına bir duvar örmeniz durumunda düşmanların evvel bu duvarı aşması gerekecektir. Şayet bir duvar öremiyorsanız, en azından çubuklardan bir çit örün ki düşmanlarınız biraz olsun oyalansın.

İpucu #5: Üssünüzü çevreleyen duvar ve çitin boyutunun yanlışsız olduğundan emin olun

Düşmanlar tek bir çitin üzerinden kolay kolay atlayabilir; lakin birinci katın üzerine ikinci bir katı inşa etmeniz durumunda işleri zorlaşacaktır.

İpucu #6: Kamp ateşlerinin ve öbür ışık kaynaklarının nerede olduklarına dikkat edin

Işık yayan kaynaklar düşmanlarınızın yerinizi belirlemesini kolaylaştıracağı için bunları bir duvarla çevreleyebilirsiniz. Ayrıyeten yatağınızın çok yakınına ateş yakmanız durumunda karakteriniz uykudan uyandığı üzere ateşin üzerine basıp canınızın bir kısmını kaybetmenize neden olabilir.

Envanter

İpucu #1: Uçağı ve etrafını arayın

Uçaktan balta, ilaç, yiyecek ve su almayı unutmayın. Bunları aldıktan sonra baltayla bir defa vurarak enkazın etrafındaki valizleri açın ve içlerine bakın.

İpucu #2: Sopa, taş ve kütük toplayarak başlayın

Bütün bu kaynakları uçak enkazının olduğu bölgede bulabilirsiniz. Ağaçları keserek kütük elde edebilirsiniz.

İpucu #3: Tek seferde en fazla iki tane kütük taşıyabilirsiniz

Tek seferde taşıyabileceğiniz kütük sayısı ikidir; ancak sopa, kaya ve yerlilerin cesetlerini de taşıyabileceğiniz bir kızak inşa ederek bu sıkıntıdan da kurtulabilirsiniz.

İpucu #4: Envanter alanınızın sonlu olduğunu unutmayın

Her eşyadan yalnızca aşikâr bir ölçüde taşıyabilirsiniz. Bu sorunu kaynak stokları oluşturarak çözebilirsiniz.

İpucu #5: Stoklarınızı nizamlı olarak gözden geçirin

İhtiyacınız olmayan şeyleri temizlemeniz durumunda çantanızda daha çok yer açılacaktır. Böylelikle seyahatleriniz sırasında yeni şeyler toplayabilirsiniz.

The Forest’ın devamı gelecek mi?

Endnight Games, The Forest’ın devamı niteliğinde olan Sons of the Forest‘ın 2021 yılından çıkacağını duyurup üstüne bir de geliştirme etabındaki oyundan fragman yayınladı; fakat oyunun kesin çıkış tarihi hala daha gizemini korumakta. Sons of the Forest’ın fragmanı için sizi şöyle alalım;

The Forest’ta hayatta kalmanızı sağlayacak ipuçlarını derlediğimiz yazımızın sonuna gelmiş bulunmaktayız. Kolay bir oyun olmadığını biliyoruz; lakin bunları uyguladığınız taktirde oyun tecrübenizin çok daha keyifli olacağını garanti ederiz.