Toplumsal Medya Platformları Kullanılamaz Hale Gelebilir

Toplumsal medya platformlarının Türkiye’de temsilci açma mecburiliği uzun müddettir gündemdeki yerini koruyor. Toplumsal Medya Maddesi’nin devreye girmesiyle birlikte, Türkiye’de temsilcilik açmayan şirketlere birinci evvel 10, akabinde 30 milyon TL para cezası kesileceği belirtilmişti. İlerleyen durumlarda ise bu yasaya uymayan platformlara bant genişliği sınırlaması uygulanacak.

Altınbaş Üniversitesi Hukuk Fakültesinde öğretim üyesi olan Hasan Sınar, mevzuyla ilgili yaptığı açıklamada, bu şekil maddelerin Instagram, Twitter ve Facebook üzere Türkiye’de en sık kullanılan toplumsal medya platformlarını direkt etkileyeceğini ve cezaların son derece ağır olduğunu belirtti.

“Çok ağır ve ölçüsüz bir yaptırım”

Doç. Dr. Hasan Sınar, Türkiye’de temsilci açmak istemeyen toplumsal medya platformlarına uygulanan para cezasının yanı sıra, bant genişliğinin daraltılması üzere bir durumun son derece uygunsuz olacağını söyledi. Sınar, Almanya’da da buna benzeri bir kanunun olduğunu, temsilci açmayan şirketlere para cezası kesildiğini lakin bant genişliğinin daraltılması üzere durumun kelam konusu bile olmadığını belirtiyor.

Toplumsal Medya Kanunu’nun yaptırımları beş basamaktan oluşuyor. Birinci 2 kademede para cezası kesilirken, 3. basamakta reklam yasağı, 4. ve 5. kademelerde ise bant genişliği sonlandırılması uygulanıyor. Sınar’a nazaran bu yeni yasa, Türkiye’de milyonlarca kişinin kullandığı Facebook, Twitter, Instagram ve TikTok üzere tanınan platformları direkt amaç alıyor ve ilerleyen devirlerde, Türkiye’de bu platformların kullanılamaz hale gelebileceğini belirtiyor.

Sınar’a Nazaran Toplumsal medya devlerinin Türkiye’de temsilcilik açmaması için birçok sebebi bulunuyor

Hasan Sınar, Instagram ve Twitter üzere toplumsal medya devlerinin temsilcilik açmamasının altında birçok farklı nedenin yattığını söylüyor. En büyük nedenlerden birisi ise platformların, anonimlik haklarını koruyarak kullanıcı datalarını kamuyla paylaşmak istememesi olarak görülüyor.

Hasan Sınar, bu argümanına yönelik örneği Twitter üzerinden veriyor. Devleti eleştiren bir tweet atan anonim bir kullanıcının kimliğini bulmak isteyen devlet, Twitter’ın Türkiye temsilciliğine başvurabilir. Temsilcilik ise kendisinden talep edilen bilgiyi, yani anonim kullanıcının kimlik bilgilerini, devlet ile paylaşmak zorunda kalacaktır. Bu şekil açığa çıkarmaların anonim kalma hakkını büyük ölçüde etkileyeceğini düşünen Hasan Sınar, yaptırımların dolaylı yoldan bir otosansür getireceğini belirtiyor. .