Cyberpunk 2077’yi Oynayanlardan Gelen Birinci Yorumlar

Gerisinde yılların birikimi olan GTA, Call of Duty, Skyrim ve Fallout üzere kült serileri bilirsiniz. Çabucak çabucak her çeşitte böylesine esaslı bir marka haline gelen oyun görmek, vaktin ötesinde üretimlerden kelam etmek mümkün. Mayıs 2012’de yapılan birinci duyurusu ile büyük beklentiler yaratan Cyberpunk 2077 ise daha çıkmadan bu üretimler ortasında ismini dahil etti.

Bir öbür efsane oyun serisi The Witcher’ın Polonya merkezli imalcisi CD Projekt RED tarafından geliştirilen Cyberpunk 2077, isminden da anlaşılacağı üzere toplumun ve bireylerin “yüksek teknoloji, düşük yaşam” ideolojisini benimsedikleri alternatif bir gelecekte, Night City isimli kurgusal ve karanlık bir kentte geçiyor. Cyberpunk 2077 hakkındaki beklentileri bu kadar yükselten şey ise oyunun sahip olduğu ayrıntılar.

Rol yapma ögelerinin oldukça yaygın olacağı üretimde bizi son derece ayrıntılı bir kent olan Night City ve tekinsiz sokakları bekliyor. Oyuna en başta seçeceğimiz 3 farklı karakterin kıssası ile başlıyoruz ve siberpunk dünyasında bu öyküleri başka ayırı deneyimleme bahtı elde edip oynadıkça farklı sonlara ulaşma imkanı elde ediyoruz. Yorumlara geçmeden evvel daha fazla ayrıntı için aşağıdaki içeriklerimize göz atabilirsiniz:

Cyberpunk 2077 oynayanlardan gelen birinci yorumlar:

“GTA bekleyenler hayal kırıklığına uğrayacak ve oyunu sevmeyecek”

Merlin’in Kazanı editörlerinden Ersin Kılıç’ın yaptığı incelemeye nazaran Cyberpunk 2077’yi oynayanlar, GTA gibisi beklentiye girmemeli, çünkü bugüne kadar yapılan açıklamaların oluşturduğu bu beklenti, oyuna sevmemeye neden olabilir. Ayrıyeten Kılıç’ın 20 saatlik bir tecrübenin akabinde aktardığı ayrıntılara nazaran üretimde anlatılabilecek çok fazla ayrıntı var.

Elbette yeni çıkış yapan bir oyun olduğu için oyunun içerisinde bol bol bug olduğunu söyleyen Ersin Kılıç, bunların bir güncelleme ile giderileceğini de belirtiyor. Kılıç’ın incelemesine nazaran oyun, siberpunk atmosferini tam olarak vermeyi başarmış ve Night City’nin art sokakları hiç lakin hiç tekin değil.

“FPS olması sizi yanıltmasın, Cyberpunk 2077 tam bir RPG oyunu”

IGN editörlerinden Tom Marks’ın incelemesine nazaran oyun her ne kadar FPS aksiyon yapısı ile öne çıkmış olsa da aslında RPG dinamiklerinin ağır bastığı bir yapıya sahip. Marks, Night City’de yapılabilecek şeylerin büyük kısmının öyküden bağımsız kaliteli yan vazifeler olduğunu da lisana getiriyor:

“20 saat sonunda ana kıssayı üç farklı sonla bitirdim, lakin oyun içinde yaptığım tercihlerin bu sonlar üzerindeki tesiri beklediğimden daha azdı. Son kaydettiğim yerden tekrar başlayıp yan vazifelerle 20 saat daha harcadım. karakterlere aşık oldum, Night City’de daha çok iz bıraktım ve sonra, yeni aksiyonlarıma nazaran çeşitlenen sonları yine deneyimlemek için oyunu tekrar bitirmek istedim.

Oyuna 45 saat daha gömdükten sonra yedi farklı sonu deneyimledim. Bu sonlardan üçü birbirinden çok farklı final misyonlarına sahipti. Beşi de çılgın ve epeyce tatmin ediciydi. Oyunda hâlâ avlanacak çok gizem ve yapacak çok şey var. Ne kadar çok vakit harcarsanız, elde edeceğiniz çıkar o kadar artıyor.”

“Uzun çok uzun mühlet bunun üzere bir açık dünya olmayacak”

PCGamer editörü James Davenport, inceleme yazısında oyunun birinci sürümündeki yanlışlar dışında açık dünya yapısını öve öve bitiremedi. Bilhassa kentin ve etrafındaki başka yapıların yaşayan bir dünya sunduğunu belirten Davenport, küçük ayrıntıların bile oyunu ne kadar uzun ömürlü kıldığını şu sözlerle açıkladı:

“Şehrin eteklerindeki çöplüklerde dolaşmayı, uzaktın hoş silüetlerine bakmayı çok sevdim. Bazen şekirdeki eski bir anıt olan Araska’nın etrafını sisler sarıyordu ve binaların zirvelerini bile göremiyordunuz, her şey kirli bir turuncu renk ile boyanmış üzere oluyordu.”

“Bugüne kadarki en sürükleyici oyun dünyası”

GamesRadar’dan Sam Loveridge, oyunun tek eksinini ana öykünün beklenenden daha kısa olması biçiminde özetliyor, lakin bunun yanı sıra vurguladığı üç temel artısı da var. Bugüne kadar çıkan en sürükleyici dünyalardan birisine sahip oyun olduğunu söyleyen Loveridge, öykü ve savaşlardaki seçim özgürlüğünün oyuna olan tesirini de övüyor.

Oyunu 50 saatten fazla oynamasına karşın hâlâ görecek çok şeyi olduğu hissine kapıldığını belirten Loveridge, öykü dışında Night City’deki çeşitliliğe doyamadığını belirtiyor. Bu sırada karşılaştığı en değerli eksikliğinde buglar olduğunu vurguluyor.

“Cyberpunk 2077’nin dünyası çok fazla mümkünlük sunuyor, bu da tecrübeye ziyan veriyor”

Venturebeat editörü Jeff Grubb, oyunun sunduğu geniş ve varlıklı dünyanın beklentiyi çok yükselttiğini ve bunun da tecrübesi makus etkilediğini belirtiyor. Oyundaki olasıkların büyük kısmının aslında bir mana tabir etmediğini belirten Grubb, durumu şu formda açıklıyor:

“Şehrin siletini oluşturan mega binalar, aslında olmayan iç yerlerin varlığına dair beklenti oluşturuyor. Sonlu sayıdaki tüccarlar, oyunda olmayan bir ekonomik sistemi öne çıkartıyor. Hareketli sokaklar, neredeyse hiç gerçekleşmeyecek öykü ile ilişkili anlar için temel atıyor. Cyberpunk 2077 o kadar savlı ki her vakit daha fazlasını bekliyorsunuz, bir şey eksik olduğunda bu durum tüm tecrübeye ziyan veriyor.”

“Cyberpunk karanlık geleceği bir amaç değil, insanlığın kaçınması gereken bir şey”

Polygon editörü Carolyn Petit’in 40 saatin üzerinde tecrübeyle yaptığı açıklamalar, daha çok oyunun sunduğu dünyaya odaklanıyor. Petit’e nazaran siberpunk kültürünün benimsendiği bu karanlık gelecek, oyunda “İnsanlığın ileride işte bu türlü olacak” önerisi ile sunulmuyor. Daha çok şayet bu türlü devam edersek, gelecekte dünyanın nasıl bir yer olacağına dair fragman niteliği taşıyor ve aslında bizi uyarıyor.

Elbette siberpunk kültürünün kökenleri daha eskiye dayanıyor ve Cyberpunk 2077 ile CD Projekt RED, aslında tanınan kültürdeki eğilimlerden faydalanarak bir eser ortaya koyuyor. Oyunu 8 yıldır bekleyenlerin büyük bir kısmı siberpunk kültürüne daha evvel edebi ve sinematik yapıtlarla hakim olanlardı. Lakin oynayacak olanların büyük kısmı, tıpkı GTA 5’te olduğu üzere evvelden bekleyenler değil, çıkış yapınca ve daha sonrasında duyacak şahıslar olacak.

Kurgusal bir dünya için yüksek teknoloji, lakin düşük hayat ideolojisi cazip gelebilir, lakin insanların bu türlü bir karanlık geleceğe muhtaçlıkları var mı? Bu da değişik bir yazımızın konusu olacak.

Cypunk 2077 Webtekno özel incelemesi için de çalışmalar başladık, takipte kalın 🙂