Ucuz Akıllı Televizyonlar Hakkında Korkutan Açıklama

Günümüzün geldiği teknoloji dünyasında birbirinden farklı pek çok teknolojik eser ve bu eserleri üreten marka bulunuyor. Durum bu türlü olunca akıllı TV piyasasında da durdurulamayan bir genişleme yaşanıyor. Pekala kimi akıllı TV’lerin neden piyasanın epeyce altında fiyattan satıldığını hiç düşündünüz mü?

Aslında bir akıllı TV’den “akıllı” fonksiyonelliğini kaldırırsanız bu cihazlar daha kıymetli hâle geliyor. TV üreticileri; içerik üretimi, reklamcılık ve data madenciliği bahisleriyle epeyce ilgileniyor. Google ve öteki dev şirketler üzere akıllı TV üreticileri de kullanıcı datalarını topluyor ve ticarete döküyor.

Üreticiler, toplanan bilgileri yüksek fiyattan satıyor:

Washington Post tarafından yapılan bir deney sırasında gazeteciler, en büyük TV üreticilerinin kullanıcıların izlediği her şeyi nasıl kaydettiğini izledi. İstatistiklere nazaran ortalama bir Amerikalı günde yaklaşık 3 saat TV izliyor. TV izleme geçmişi rastgele bir finansal bilgi ya da kapalı arama sorgusu içermese de bu geçmiş, ilgili taraflara detaylı bir tüketici profili oluşturma imkânı sağlıyor. Bu da reklam verenler için epey pahalı bir bilgidi ve bu datalar yüksek fiyatlar karşılığında satılabiliyor.

TV üreticilerine gelince, onlar da doğal olarak bu fırsatı kullanıyor. Milyonlarca TV müşterisi de bu müsaadesi veren menü öğesi varsayılan ayar olarak açık geldiği için bu tıp dataların toplanmasına müsaade veriyor. Yani yasal açıdan her şey yolunda. İzleme geçmişini paylaşmak istemeyen izleyicilerse, ekseriyetle ayarlar kısmının derinliklerine gizlenmiş bu özelliği devre dışı bırakıyor.

Privacy PC’den David Balaban, TV satın alanların %90’ının istekli olarak bilgi toplanılmasını ve sunucuya data göndermeyi kabul ettiğini belirtiyor. Ona nazaran birçok izleyici bu durumu umursamıyor ve kimileri TV sanayisinin gelişimine yardım ettiği için memnun görünüyor. Üreticilere göreyse daha uygun data madenciliği, kullanıcıların daha alakalı reklamlar almasını ve TV bölümünün gelişmesine yardımcı oluyor.

Tehlike yalnızca akıllı TV’ler için değil:

Sadece TV'ler değil, öteki akıllı araçlar da yavaş yavaş kullanıcı davranışını izleyecek bir hâle bürünmeye başlıyor. Örneğin tanınmış bir kulaklık üreticisi olan Bose, son vakitlerde kullanıcı mukavelesinde bir değişiklik yaptı. Yeni sürüme nazaran Bose kulaklıkları satın alanlar, bilgi toplama ve gönderimini kabul etmeli. Toplanan bilgilerin listesi ise şunları içeriyor:

• Çeşitli işlevlerin / ayarların aktivasyon mühleti
• Kullanım saati ve tarihi
• Tuş vuruşları
• Kulaklıkların bağlı olduğu aygıtlar
• Ses düzeyi
• Saat dilimi
• Ses akışı hakkında bilgi
• Saklanan içerik
• Dinlenen radyo istasyonları
• Çalma listeleri
• Sanatçı isimleri
• Albümler
• Müzikler
• Podcast

Bu noktada kullanıcılara, bilgi toplama ve gönderme sürecinin Bose Connect uygulamasını yükledikten sonra gerçekleşeceği bildiriliyor. Kulaklıkları kullanmak için uygulamayı yüklemek kural değil fakat kimi sürümlerde 'gürültü engelleme' gibi teknolojiler, bu uygulama yüklenmeden etkinleştirilemiyor.